Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta cuma günü kaçırılan Türk Hava Yolları’nda görevli iki pilot Murat Ağca ile Murat Akpınar hakkında yeni iddialar ortaya atıldı. 

İddiada bulunan gazete,
Hizbullah ’a yakınlığıyla bilinen Diyar Gazetesi'ne dayandırarak verdiği haberde iki pilotun da Bekaa Vadisi’nde tutulduğunu yazdı. Lübnan’da Hizbullah’ın yayın organı olarak bilinen El Nahar Televizyonu, kaçırma olayının iki haftadır planlandığını öne sürdü. Habere göre, bu süre içinde Türk Hava Yolları personelinin havaalanından ayrılma saatleri ve gidiş geliş güzergahları takip edildi.

Yine Hizbullah’a yakınlığıyla bilinen yayın organlarından Diyar gazetesi ise her iki pilotun da Bekaa Vadisi’nde tutulduğunu yazdı. Gazetenin iddiasına göre, pilotlar başkent Beyrut’un 85 kilometre kuzeydoğusundaki Baalbek kentinin banliyölerinde tutuluyor. Ağca ile Akpınar’ın ayrı evlerde tutulduğu da iddialar arasında... Gazete bu bölgenin Hizbullah’ın kontrolünde olduğunu belirterek, “Lübnan ordusunun bu bölgeye girebilmesi için ancak bir katliam yapması gerektiğini” yazdı. Bölge, Suriye sınırına da yakın. Baalbek ile Şam arasında sadece 75 kilometre var.

“MUTLAKA KURTARACAĞIZ”

Lübnan Dışişleri Bakanı Adnan Mansur, Türk pilotların kaçırılmasının, Lübnan’ın güvenlik ve istikrarına yönelik ağır bir darbe olduğunu belirterek, “Pilotlar mutlaka kurtarılacak. Bu olay iki ülke ilişkilerini etkilemeyecek” dedi. Olaydan duyduğu üzüntüyü dile getiren Mansur, “Bu olayı mutlu bir şekilde nihayetlendirmek için Türkiye ve Lübnanlı yetkililer arasında görüşmeler devam ediyor. Lübnan güvenlik güçleri olayın açıklığa kavuşması ve kaçıranların kimliğinin tespit edilmesi için yoğun bir şekilde çalışıyor” diye konuştu.

PATRİK’TEN ÇAĞRI

Lübnan Maruni Patriği Mar Beşara er-Rai de iki Türk pilotun kaçırılmasını “utanç verici, çirkin bir eylem” olarak nitelendirdi. Mar Takla Kilisesi’nde düzenlenen ayin sırasında konuşan Maruni Patriği Rai, “Lübnan’da meydana gelen bu çirkin olayı kınıyoruz. Yetkililere sesleniyor, ‘güvenlik zaafiyetine, Lübnan devleti ve halkı aleyhine olan şahsi mücadelelerinize artık yeter’ diyoruz. Lübnan ve diğer Ortadoğu ülkelerinde istikrar, barış ve hoşgörünün sağlanması için dua ediyoruz” dedi. Rai, Türk pilotların en kısa sürede serbest bırakılması çağrısında da bulundu.

LÜBNANLI PİLOTLAR TEPKİLİ

Vatandaşlar Deprem Korkusundan Evlerine Giremedi Vatandaşlar Deprem Korkusundan Evlerine Giremedi

Öte yandan Lübnan Pilotlar Sendikası da “Kaçırılan meslektaşlarımızın bir an önce serbest bırakılmasını istiyoruz” çağrısı yaptı. Akpınar Ağca’nın kaçırılması olayını ,”İmam Rıza’nın Ziyaretçileri” adlı bir grup üstlenmişti. Daha önce adı duyulmamış olan grup bir bildiri yayınlayarak, Türk pilotların serbest bırakılmasına karşılık Ankara’dan, Suriye’de rehin tutulan 9 Lübnanlının serbest bırakılması konusunda yardım talebinde bulunmuştu. Lübnan’dan İran’a ziyarete giden 11 Lübnanlı, geçen yıl mayıs ayında ülkelerine dönerken Suriye’nin Azez kenti yakınlarında kaçırılmıştı. Kaçırılanlardan 2’si daha sonra Türkiye’nin ara buluculuğuyla serbest bırakılmıştı.

Muhaliflerle temasa geçildi

Ankara, pilotların serbest kalması için yoğun faaliyetlerini sürdürüyor. Pilotlar için Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ile Dışişleri ve İçişleri Bakanlıkları, Türkiye’nin Beyrut Büyükelçiliği ve Lübnan’da nüfuz sahibi olan, aralarında bazı milletvekillerinin de bulunduğu çeşitli kişi ve kurumlar devreye girdi. Bu çabalar dahilinde Lübnan’da etkin olduğu bilinen Şii kanaat önderlerinin yanısıra Suriyeli muhalif gruplarla da temasa geçildi.

“İmam Rıza’nın Ziyaretçileri” olarak adlandıran grup, pilotları, daha önce Suriye’de kaçırılan ve Hür Suriye Ordusu’nun elinde oldukları varsayılan dokuz Lübnanlı Şii vatandaşın serbest kalması talebiyle kaçırdıklarını duyurmuşlardı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da yoğun bir telefon trafiği gerçekleştiriyor. Lübnan hükümeti ile koordinasyonlu bir şekilde gerekli tüm çabalar sarfediliyor. Lübnan makamları, ilk günden itibaren alarmda ve konuya ilişkin soruşturma yürütüyor. Ankara, soruşturmanın selameti ve pilotların sağ salim bir şekilde serbest kalmaları için sessiz sedasız bir şekilde çalışmalarını yürütmeyi tercih ediyor. Ankara, konunun gündemde tutulmaması gerektiği görüşünde.