Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Aşı Araştırma ve Geliştirme Merkezi'nde çalışanlara ait dört dizüstü bilgisayarı çalındı. Yakalanan hırsız tutuklandı.

Kayseri'deki olay, pazar günü, yerli aşı çalışmalarının yürütüldüğü ERÜ kampüsündeki ERAGEM’de meydana geldi. Türkiye'de insan denemelerine ilk geçilen Covid-19 aşı adayının geliştirildiği ERAGEM binasına giren şüpheli, çalışanlara ait dört dizüstü bilgisayarı çaldı.

Kamuda Tasarruf İçin Özel Uçaklarla, Ailecek Ciddi Çalışma Yürütülüyor muş! Kamuda Tasarruf İçin Özel Uçaklarla, Ailecek Ciddi Çalışma Yürütülüyor muş!

Hırsızlık olayını fark eden ERAGEM personelinin ihbarıyla bölgeye polis ekipleri sevk edildi. Asayiş Şube Müdürlüğü Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri, şüphelinin belirlenip yakalanması için çalışma başlattı. 

Güvenlik kamerası kayıtları incelemeye alınırken, görüntülerden tespit edilen şüpheli, hırsızlıktan 4 saat sonra yakalandı. Çalıntı bilgisayarlara ise el koyuldu. İsmi açıklanmayan şüpheli, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Bilgisayarlar ise ERAGEM yetkililerine teslim edildi. 

GÖRÜNTÜLER, DELİLLER, KANITLAR OLMADAN SUNULAN AÇIKLAMA TATMİN ETMEDİ

ERÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış, çalınan bilgisayarlarla ilgili , "Çalınan laptoplar, doktora öğrencilerinin kendi araştırmaları, kendilerine ait bilgilerinin olduğu laptoplardı. Kamuoyunda veya sosyal medyada ifade edildiği gibi orada aşı bilgisi falan asla yok" dedi.

Sabıkası bulunan hasta birinin aşı merkeziyle yan yana olan parazitoloji bölümüne giderken burada doktora öğrencilerinin laptoplarını çaldığını kaydeden Çalış, şunları söyledi:

"Burada yanlış bir durum var ve bunu düzeltmem gerekiyor. Daha önce sabıkası olan bir hasta özellikle akşam saatlerinde hasta olarak acile giriş yapıyor, sonrasında da aşı merkeziyle yan yana olan parazitoloji bölümüne giderken adi bir hırsızlık olayı gerçekleştiriyor. Olay fark edilir edilmez 2 saat içerisinde hırsız yakalandı. Orada aldığı 4 tane laptop doktora öğrencilerine ait. Aşıyla ilgili önemli bilgilerin olduğu laptoplar değil. Zaten Aykut hoca da ‘Korkacak bir şey yok’ dedi. Doktora öğrencilerinin kendi araştırmaları, kendilerine ait bilgilerinin olduğu laptoplardı. Polis teşkilatımıza çok teşekkür ediyorum. Hemen yakalandı.

Hatta biz şunu da yaptık, içerisinde de önemsiz bilgiler de olsa acaba açmış mı, veri aktarımı olmuş mu diye uzmanlarımız araştırdı. Ne laptopları açmış ne de bilgi aktarımı olmuş. Bunu da tespit etmiş olduk. Adi bir hırsızlık olayı Kamuoyunda veya sosyal medyada ifade edildiği gibi orada aşı bilgisi falan asla yok. Bunu ifade etmek ve doğru bilgilendirmeyi yapmak isterim. Burası hastane bölgesinde olan bir alan. Başhekimime de talimat verdim. Şuanda ön inceleme başlattık. Alınabilecek tedbirler neyse bunlarla ilgili tedbirlerde alınıyor.",

NEREDEYSE TÜM ADİ VEYA NİTELİKLİ OLAYLARIN FAİLLERİNİN GÖRÜNTÜLERİ BASIN MENSUPLARINA VERİLİR YADA SOSYAL MEDYADA YAYINLANIR. EN AZINDAN HIRSIZLIK OLDUĞU İDDİA EDİLEN BU OLAYLA İLGİLİ YAKALANAN ŞÜPHELİ YADA ŞÜPHELİLERİN ADLİYEYE GİRİŞİ YADA ÇIKIŞLARINA İLİŞKİN HİÇ BİR GÖRÜNTÜ YOK.HIRSIZLIĞI YAPAN ŞÜPHELİYE DAİR EN UFAK BİR GÖRÜNTÜNÜN OLMAMASI, YAPILAN HIRSIZLIĞA AİT HASTANE İÇİNDEKİ KAMERALARCA KAYDEDİLMİŞ GÖRÜNTÜLERİN BASINA SERVİS EDİLMEDEN  YAPILMIŞ OLAN BU AÇIKLAMANIN NE KADAR TATMİN EDİCİ OLDUĞUNA KAMUOYU KARAR VERECEKTİR AMA BİZ BU AÇIKLAMADAN HİÇ TATMİN OLMADIK...

                                                                              HIRSIZLIK İDDİASI MEVCUT AMA ŞÜPHELİ NEREDE?

14 NİSAN 2020 TARİHLİ YAYINLANAN HABERDE ERCİYES ÜNİVERSİTESİ'NDE VİRÜSÜN GEN HARİTASI ÇIKARILMIŞTI...

Aşı Araştırma ve Geliştirme Merkezi Müdürü Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, gen haritasını dünyadaki SARS-CoV-2 virüsü gen dizilimlerinin paylaşıldığı platformda "EPI_ISL_424366" kodu ile yayınladıklarını ve gen veri bankası olan GenBank'a elde ettikleri tüm virüs genomunun "#2333526" numarasıyla da kayıt edildiğini belirtti. 

Yapılan soy ağacı analizleri sonucunda, Kayseri Şehir Hastanesinde yatan bir hastadan izole edilen virüsün genetik olarak Avustralya, Kanada, İngiltere ve Kuveyt'den bildirilen virüs suşlarına yakın olduğunun ortaya çıkarıldığını belirten Özdarendeli, şunları kaydetti:

"Çin'de ilk olarak izole edilen Wuhan suşuyla karşılaştırıldığında ise toplam 6 mutasyon belirlenmiştir. Ayrıca, ERAGEM'de yapılan çalışmalar kapsamında izole edilen virüsün gen diziliminde GISAID platformunda 13 Nisan 2020 tarihi itibariyle yayınlanan 3592 adet SARS-CoV-2 virüsü gen dizilimlerinde bulunmayan bir mutasyon tespit edilmiştir. Aynı mutasyonun Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Mikrobiyoloji Referans Laboratuvarları ve Biyolojik Ürünler Daire Başkanlığı tarafından GISAID platformunda paylaşılan gen diziliminde de mevcut olduğu görülmüştür. GISAID platformunda yayınlanan diğer ülkelere ait gen dizilimlerinde bulunmayan bu mutasyonun ülkemizde dolaşımda olan SARS-CoV-2 virüsüne özgü olup olmadığının ortaya konulması için daha fazla gen dizilimlerinin taranmasına ihtiyaç bulunmaktadır. Bütün dünyayı etkileyen bu pandemide ülkemizde dolaşımda olan virüsün izole edilmesi ve gen haritasının çıkarılması, aşı çalışmalarının başlatılabilmesi ve ileri çalışmaların yapılabilmesi için oldukça önemlidir. Bu süreçlerin kısa zaman içerisinde başarılı bir şekilde tamamlanması ile aşı geliştirme çalışmalarına başlamak için hazır hale gelindi."

Özdarendeli, Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan proje daveti üzerine Kovid-19'a karşı aşı geliştirilmesiyle ilgili çalışmalara hızla başladıklarını, davet kapsamında proje önerilerini hazırlayarak 3 Nisan 2020 tarihinde Sağlık Bakanlığına bağlı TUSEB'e sunduklarını, değerlendirme aşamasında bulunan proje önerilerinin desteklenmesi durumunda Kovid-19'a karşı aşı geliştirme çalışmalarını hızla yürüteceklerini kaydetti.

ERÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış da aşı geliştirme çalışmaları için kritik öneme sahip bu aşamayı da başarıyla tamamlamış olmalarından dolayı başta Prof. Dr. Aykut Özdarendeli ve ekibini tebrik ederek Rektörlük olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da araştırmacılara her türlü desteği sağlamaya devam edeceklerini bildirdi.

GEN HARİTASI ÇIKARILAN KORONAVİRÜS (COVİD-19)'UN TÜRK GENETİĞİNE ÖZGÜ YENİ MUTASYONLARINI OLUŞTURMA ÇALIŞMALARI İÇİN BİR OPERASYON MU YAPILDI DÜŞÜNCESİ VATANDAŞLARDA HÂKİM OLMAYA BAŞLADI...

COVİD-19'dan Daha Önceki Aşılar Ne Kadar Sürede Geliştirildi?
Araştırmacılar Peter Hurford ve Marcus Davis'in çeşitli kaynaklara dayandırarak ulaştıkları sonuçlara göre bazı aşıların geliştirilme süreleri şöyle:

Kuduz - 4 yıl, 1881-1885
Kızamıkçık - 7 yıl, 1962-1969
Boğmaca - 8 yıl, 1906-1914
Kızamık - 9 yıl, 1954-1963
Grip - 14 yıl, 1931-1945
Japonensefaliti - 20 yıl, 1934-1954
Çocuk felci - 20 yıl, 1935-1955
Tüberküloz - 21 yıl, 1900-1921
Kabakulak - 22 yıl, 1945-1967
İnsan papilloma virüsü - 23 yıl, 1983-2006
Hepatit A - 24 yıl, 1967-1991
Rotavirüs - 26 yıl, 1980-2006
Çiçek hastalığı - 26 yıl, 1770-1796
Sarıhumma - 27 yıl, 1912-1939
Kolera - 30 yıl, 1854-1884
Su çiçeği hastalığı - 34 yıl, 1954-1988
Hepatit B - 38 yıl, 1943-1981
Keneyle geçen ensefalit - 39 yıl, 1937-1976
Difteri - 40 yıl, 1883-1923
Tetanos - 40 yıl, 1884-1924
Hemofilus influenza - 44 yıl, 1933-1977
Tifo - 58 yıl, 1838-1896
Pnömokok - 66 yıl, 1911-1977
Menenjit - 68 yıl, 1906-1974
Bu listeye göre ortalama aşı geliştirme süresi 29,5 yıl olarak önümüze çıkıyor.

PEKİ COVİD-19 AŞISININ BU KADAR KISA SÜRE İÇİNDE HEMDE 5 DEĞİŞİK FORMÜL VE İSİMDE BULUNMASI AYRI BİR SORU İŞARETİ OLUŞTURMUYORMU?