Maden Faciası Sonrası  4 Gözaltı! Maden Faciası Sonrası 4 Gözaltı!
Ukrayna'da görev yapan insan hakları örgütleri, ülkenin doğusunda ve Kırım'da insan hakları ihlallerinin arttığını bildirirken, Kırım'da bir ay içinde üç bin Tatar'ın yerinden edildiğini ortaya çıktı. 



Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) tarafından Viyana'da düzenlenen toplantıda, Ukrayna'daki insan hakları ihlalleri değerlendirildi. İnsan hakları örgütlerinin hazırladığı raporların görüşüldüğü toplantıda, üye ülke temsilcilerine bilgi verildi.
Toplantıda konuşan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri İnsan Hakları Müsteşarı İvan Simonoviç, BM Ukrayna İnsan Hakları Gözlem Misyonu'nun (UNHRMM) mart ayından bu yana Ukrayna'da görev yaptığını ve misyondan gelen bilgilere göre, Ukrayna'nın hem doğusunda hem de Kırım'da insan hakları ihlallerinin arttığını söyledi. İhlallerin Donesk, Odesa, Slavyansk ve Kırım'da yoğunlaştığını ifade eden Simonoviç, "Silahlı grupların işgalleri sürüyor. İnsanlara yönelik tehdit, yıldırma ve tacizler artıyor" dedi.
Kırım Tatarları lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu'nun Kırım'a girmesinin engellendiğini hatırlatan Simonoviç, Kırım'daki Tatarların Rus vatandaşlığına zorlandığını, eğitim, iş ve sağlık gibi konularda zorluk çıkartıldığını ifade etti.

1 AY İÇERİSİNDE 3 BİN TATAR YERİNDEN EDİLDİ
AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi Direktör Yardımcısı Beatriz Balbin ise Ukrayna'da görev yapan ekiplerin zor şartlar altında çalıştığını, medyanın manipüle edildiğini, ifade özgürlüğünün kısıtlandığını, nefret suçlarının arttığını, hukuk devletinin hiçe sayıldığını, insanların işkence edilerek öldürüldüğünü ve fiziksel saldırılara uğradıklarını bildirdi.
Kırım'da yaşayan Tatarların durumunun daha da kötüleştiğini ve fiziksel saldırılara uğradıklarını kaydeden Balbin, "1 ay içerisinde 3 bin Tatar yerinden edildi" ifadesini kullandı. Balbin, Kırım'da cinayet, fiziki saldırı, tehdit ve zorla alıkoyma gibi insan hakları ihlallerinin tespit edildiği belirtti.

KIRIM'DA İNSAN HAKLARININ KORUNMASI ACİL BİR İHTİYAÇ
AGİT Ulusal Azınlıklar Yüksek Komiseri Astrid Thors ise Kırım'da ulusal azınlıkları ilgilendiren kararların kimseye danışılmadan alındığını ve toplumlar arasında tansiyonu yükseltecek şekilde kararlar verildiğini vurguladı. Ukrayna krizinin en fazla Kırım Tatarlarını mağdur ettiğini söyleyen Thors, Kırım'daki Tatarlarının geleceğinden kaygı duyduğunu aktardı. Tatarların, Rus vatandaşlığına zorlandığını ve Kırım Tatar Meclisi'nin çalıştırılmadığını aktaran Thors, "Rusça yerine Ukraynaca konuşan Tatarlar, taciz ediliyor, sözlü ve fiziki saldırılara maruz kalıyor. Kırım'da insan haklarının korunması acil bir ihtiyaçtır. Çünkü Ukrayna'da azınlıkların haklarını koruyacak hukuki temel yok" diye konuştu.

ENFORMASYON SAVAŞI BİTSİN ÇAĞRISI
AGİT Basın Özgürlüğü Temsilcisi Dunja Mijatoviç de Ukrayna'nın doğusunda ve Kırım'da gazetecilerin fiziksel ve sözlü saldırıya uğradığını, fotoğraf makineleri ve kameralarına el konulduğunu ve kontrol noktalarından içeriye alınmadıklarını kaydetti. Gazetecilere yönelik saldırıları kınadığını belirten Mijatoviç, hem hükümetin hem de silahlı grupların gazetecileri çatışmanın bir parçası olarak görmemeleri gerektiğini söyledi.
Ukrayna'daki gazetecilerin güvenliğini sağlamak için Rusya, Ukrayna ve uluslararası basın kuruluşlarının temsilcileri ile bir memorandum imzaladıklarını ifade eden Mijatoviç, medyanın manipüle edilmesini ve propagandanın durdurulmasını istedi. Mujatoviç, "Ukrayna'nın bazı bölgelerinde çok açık bir şekilde enformasyon savaşına şahit oluyoruz. Bu savaş tersine çevrilmezse durum daha da kötüleşecek" uyarısında bulundu.