İran'da Art Arda Terör Saldırıları İran'da Art Arda Terör Saldırıları

ABD Merkezi Haberalma Teşkilatı (CIA) eski üst düzey yetkilisi ve Orta Doğu uzmanı Graham E. Fuller da yeni kitabı "Türkiye ve Arap Baharı: Orta Doğu'da liderlik"(Turkey and the Arab Spring: Leadership in the Middle East) ile ilgili olarak BBC'ye röportaj verdi.



İslami hareketler konusunda uzmanlaşan ve CIA'ya bağlı RAND Düşünce Kuruluşu'na da danışmanlık yapan Fuller röportajda en önemli uzmanlık alanlarından biri olan Gülen cemaati ile ilgili soruları da yanıtladı. İşte o açıklamalardan satırbaşları:
Recep Tayyip Erdoğan'ın ve AK Parti'nin sorunlarından birinin iktidarda çok uzun süre kalmaları olduğunu düşünüyorum. Türkiye'de Erdoğan ve AK Parti'nin 10 yıldan uzun süren olağanüstü başarısını takdir eden çok sayıda kişi var. Ama son dönemdeki siyasi gelişmelerin Erdoğan'ın mirasına zarar vereceğinden ve yarattıklarını yok edeceğinden endişe ediyorlar. Hizmet Hareketi ve AK Parti arasındaki işbirliğinin buna kayda değer bir katkı sağladığını ve Türk siyasetindeki askeri denetimi, müdahaleyi kaldırabilmesini sağladığını düşünüyorum. Bu Türkiye'nin gelişiminde büyük bir dönüm noktasıdır. 

HİZMET YETERİNCE ŞEFFAF DEĞİL
Hizmet hareketi için en büyük eleştiri yeterince şeffaf olmaması olabilir. On yıllar boyunca zulüm gördüler ve yıkıcı, tehlikeli bir hareket olarak görüldüler. Bunların hareketi doğru anlatan ifadeler olmadığını düşünüyorum. Ama Hizmet'in psikolojisi değişiyor. Uzun bir süre Kemalist devlet altında sürekli saldırı altında oldukları psikolojisindeydiler. Orduya giremediler, Türk bürokrasisinde önemli pozisyonlara getirilmediler, 'gerici' (Türkçe söylüyor) olarak görülüyorlardı. Bu görüntü artık değişiyor. 

AK PARTİ-CEMAAT ÇATIŞMASI ABARTILIYOR
AK Parti ve Hizmet arasında olduğu söylenen 'çatışmanın' derin ve ciddi olduğunu da düşünmüyorum. Artık kişilikleriyle ilgili şahsi bir mesele. Genel olarak ortak görüşlere sahip olduklarına inanıyorum. Uzun vadede bu çok abartılı bir 'çatışma' ve Erdoğan'ın kişiliği ve hükümet içindeki konumuna dair duyduğu tedirginlik ve güvensizlikle bağlantılı. 'Sızma' kelimesine gelince, evet bence olumsuz bir kelime. Ama ABD'de de Demokratlar ya da Cumhuriyetçiler iktidara geldiklerinde bürokrasiye kendi adamlarını yerleştirmeye çalışır. Biz sızdılar demeyiz. Ama eğer Hizmet, hükümet kuruluşlarını kendi çıkarları için kullanıyorsa o zaman endişe duyulacak bir mesele olabilir.

GÜLEN'İ SINIRDIŞI EDECEKLERDİ. KARŞI ÇIKTIM
Fethullah Gülen'e ABD'de oturma izni verilmesi için tavsiye mektubu yazmam Washington'da neo-Con'ların (Muhafazakârların) ve çok sayıda İslamofobiklerin olduğu bir dönemde oldu. Washington'da, aralarında Türkiye Büyükelçiliği'nin desteklediklerinin de bulunduğu, 'büyükelçiliğe sızan' ve ABD'ye ulusal tehdit oluşturduğunu düşündükleri Fethullah Gülen'in sınır dışı edilmesini isteyen Kemalistler vardı. Buna karşı çıktım. FBI'a mektup yazıp 'Bakın bunlar ben tüm dünyadaki İslami hareketler üzerinde çalışan bir akademisyenim, Gülen veya Hizmet Hareketi'nin ABD'nin ulusal güvenliğine tehdit oluşturduğunu düşünmüyorum. Ve dünyada çağdaş İslami düşüncenin en ılımlı en olumlu temsilcisi olduğunu düşünüyorum' dedim.

ŞİMDİ OLSA YİNE YAZARIM
Hizmet Hareketi'ni İslami hareketler içinde çok olumlu bir güç olarak görüyorum. FBI'ın ne gibi bilgilere sahip olduğunu bilmiyordum ama benim anlayışıma göre kaygıların temelsiz olduğunu gördüm. Yazmam gerekirse yine yazardım. O dönem ABD'ye sığınan başka Müslümanlar için de yazdım. Hiçbir zaman Gülen ve CIA arasında bir bağlantı olduğuna dair herhangi bir işaret almadım. Bu suçlamaların Gülen karşıtları tarafından itibarsızlaştırmak için yapıldığından kuşkulanıyorum. Başka kimin için mektup yazdığımı söyleyemem. Bunlar gizli bilgiler. Ama İslamofobiden büyük kaygı duyuyorum, o dönem Amerika'da çok güçlüydü. Artık zayıflıyor. FBI ve ülke içi güvenlik güçleri artık daha tecrübeli. Fethullah Gülen'in herhangi bir ülkenin güvenliğine tehdit oluşturduğunu düşünmek çok saçmaydı. 

GÜLEN İSRAİL'İ ELEŞTİRMİYOR
Gülen'in ABD veya İsrail'e karşı eleştirel bir tutum takınmaktan kaçındığı doğrudur. Ben şahsen, Gülen'in ABD ve İsrail politikalarını eleştirmekten kaçınmasının hata olduğunu düşünüyorum. Ama destekçileri, Gülen'in tüm dinlere karşı hoşgörülü olduğuna dikkat çekiyor. Gülen, çoğu İslamcının ABD, Batı veya İsrail karşıtı rutin eğiliminden hoşlanmıyor. Bunun yalnızca İslam'ın, güçlü Batı'daki imajına zarar verdiği hissinde. Hareketine karşı kullanılabilecek tüm aşırıcılık izleniminden kaçınıyor. 

ARAP BAHARI KÜRTLERE YARADI
ARAP Baharı sürecinin kazananı Kürtlerdir. Irak'ta IŞİD ve diğer cihatçı gruplar, Irak'taki Kürtlerin bilfiil özerkliklerini güçlendirdi. Ama artık Türkiye'nin ülke içindeki ve dışındaki Kürtler'e yönelik politikalarını değiştirmiş olması ve Kürt özerkliğinin yükselişini, Türkiye'ye yönelik ölümcül bir tehdit gibi görmüyor olması iyi bir gelişme. Son 10-15 yılda Türkiye bu hareketi çok daha bilgili ve özenli bir şekilde irdeliyor. Bugün de Irak'taki Kürt özerkliği, ekonomik olarak, siyasi olarak Türkiye'yi güçlendiriyor. Iraklı Kürtler, Suriye hatta İran'daki Kürtler'in sorunlarının çözümünde iyi bir müttefik olabilir. 

EN GÜÇLÜ SİYASETÇİ ERDOĞAN
RECEP Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanı olur mu? Bu sorunun cevabını bilemiyorum. Zaten hiç kimse tam olarak ne olacağını bilmiyor. Kabul etmek gerekiyor ki Recep Tayyip Erdoğan, son dönemde yaptığı hatalara rağmen kesinlikle Türkiye'nin en güçlü siyaset adamı. Ama Kürtler'in bu seçimlerde büyük bir etkisi olacağını söyleyebilirim. Bunu da iyi olduğunu, demokrasinin bu şekilde işleyeceğini düşünüyorum. Toplumda tüm seslerin seçim sonuçlarında bir sözü olmalı. AKP politikalarının, Kürt sorununun çözümüne yönelik işleyeceğini umuyorum. Bu durumun hem partinin hem Başbakan'ın ve her şeyden önemlisi Türkiye'nin çıkarına olacağını düşünüyorum.

TÜRKİYE SURİYE'DE YANLIŞ YAPTI
Türkiye'nin bölgeye, Orta Doğu'ya İslam dünyasına, Asya'ya hatta Müslüman olmayan bölgelere sunacağı çok şey var. ABD'nin Müslüman coğrafyadaki politikalarını eleştiren biri olarak Türkiye'nin bu olumsuz ve başarısız olan politikalarına direnişini destekledim. Ama Türkiye ve diğer ülkeler, Esad'ın iktidarda kalabilme yeteneğini göremeyerek hata yaptılar. Türkiye mezhepçiliğin üstünde olmalıdır ve Sünniler'le, Şiiler'le, Aleviler'le, diğerleriyle ortak çalışmalıdır. 

FULLER, GÜLEN İÇİN YALNIZ DEĞİLDİ
Fethullah Gülen'in ABD'de kalabilmesi için referans mektubu yazanlar arasında Graham Fuller'in yanı sıra, CIA eski görevlisi George Fidas ile ABD' nin eski Ankara Büyükelçisi (ABD Haberalma Araştırma Dairesi eski direktörü) Morton Abramowitz gibi toplam 27 isim bulunuyordu

GRAHAM FULLER KİMDİR?

ABD Merkezi Haberalma Teşkilatı'nın (CIA) eski Milli Haberalma Konseyi yardımcı başkanı, yazar, Halen CIA'nın bir kuruluşu olan RAND Düşünce Kuruluşu'na danışmanlık yapıyor. CIA'nın Ortadoğu masasının eski şefi Rusça, Türkçe, Arapça ve Çince biliyor. Gülen Cemaati ile ilgili bir çok akademik çalışması var ve Fethullah Gülen'i ABD'ye götüren isimlerden biri. Kızına Ankara ismini verecek kadar Türkiye ile ilgili. Kızının eski kocası ise geçen yıl Boston'da yapılan bombalamaları düzenleyen iki Çeçen gencin amcasıydı.



 DOSYALARIMIZDAN BİR HATIRA FOTOĞRAFI