Siyah fon üzerine hazırlanmış pankartta, başına silah doğrultulmuş Erdoğan'ın fotoğrafı ve "Erdoğan'ı öldürün" yazısı, altında da "Kendi silahlarıyla" ifadesi yer aldı.
Bern merkezinde bulunan Federal Parlamento binasının önündeki Parlamento Meydanı'nda TSİ 16.00'da başlayan ve 18.00'de sona eren miting, İsviçre resmi makamlarının izniyle düzenlendi.
İsviçre Sosyalist Partisi (SP) ve Yeşiller Partisinin de destek verdiği mitingde, terör örgütleri PKK, DHKP-C ve YPG'nin de aralarında bulunduğu gruplar tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef gösteren pankart açıldı. Siyah fon üzerine hazırlanmış pankartta, başına silah doğrultulmuş Erdoğan'ın fotoğrafı ve "Kill Erdogan" (Erdoğan'ı öldürün) yazısı, altında da "Kendi silahlarıyla" ifadesi yer aldı.
Terör örgütü yandaşlarının Cumhurbaşkan'ı Erdoğan'ı hedef gösteren pankartına İsviçre polisi müdahale etmedi.
TERÖR ÖRGÜTÜ YANDAŞLARINDAN "TERÖRİST ERDOĞAN" SLOGANI
Mitingde terör örgütü yandaşları, Türkiye ve Erdoğan aleyhinde sloganlar da attı. pkk'yı simgeleyen bez parçası ile örgüt elebaşının posterlerini taşıyan terör örgütü yandaşlarının da aralarında bulunduğu göstericiler, sık sık "Terörist Erdoğan" ve "diktatör Erdoğan" şeklinde slogan attı.
Mitingde HDP Diyarbakır Milletvekili Feleknas Uca da bir konuşma yaptı.
Mitinge SP Milletvekili Laurence Fehlmann Rielle, Yeşiller Partisi Federal Milletvekili Sibel Arslan ve İsviçre Sendikalar Birliği Dönem Başkanı Paul Rechsteiner de konuşmacı olarak katıldı.
YALAN RÜZGARI ESTİ, HİÇ BİR HAİN'İN YÜZÜ KIZARMADI
Miting öncesi İsviçre resmi makamlarınca, "Federal Parlamento önünde, SP ile Kürt İnsan Hakları Merkezinin ortak organizasyonuyla 'Türkiye'de barış, özgürlük, ve insan hakları' temalı, izinli mitinge yaklaşık 2 bin 500 - 3 bin kişinin katılmasının beklendiği" ifade edilmişti.
Ancak beklentinin aksine mitinge sadece 250 - 300 dolayında kişi iştirak etti.Mitingde başını pkk,dhkp-c,ypg'nin çektiği terör örgütlerinin yandaşları ön planda yer aldı.
Konuşmacılar Türkiye'de 16 Nisan'da yapılacak anayasa değişikliğine ilişkin halk oylamasında "Hayır" oyu verilmesi çağrısında bulundu. Kürsüye ise değişik dillerde "Hayır" yazılı pankartlar asıldı.
Geniş güvenlik önlemlerininin alındığı miting sırasında ilk yardım ekipleri de hazır bulundu.
.jpg)
ABD ve AB'nin aksine pkk, İsviçre’de terör örgütleri listesinde bulunmuyor. Buna rağmen, İsviçre Federal Savunma, Sivil Savunma ve Spor Bakanlığı tarafından yayınlanan "İsviçre'nin Güvenliği 2015" başlıklı yıllık güvenlik raporunda da pkk "şiddet potansiyeli azalmayan ve şiddete başvurabilen aşırıcı terörist grup” olarak nitelendirilmişti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 3 Kasım 2016'da İsviçre'ye gerçekleştirdiği resmi ziyarette pkk ve terör listesinde olan dhkp-c'ye yönelik tedbir alınmasını veya o teröristlerin iade edilmesini uluslararası hukuk çerçevesinde istediklerini belirtmişti.
Çavuşoğlu, mevkidaşı Didier Burkhalter ile düzenlediği ortak basın toplantısında, "Kendi hukukunuza uygun bir şekilde de bu evrensel hukuktur, İsviçre bu konuda örnektir, tedbirler alınmasını istiyoruz. Yoksa bu teröristleri şuradan ırmağa ya da göle atmanızı istemiyoruz biz. Ya bize iade edin ya da gerekli cezayı çeksinler diyoruz." ifadesini kullanmıştı.
CUMHURBAŞKANI,DEVLETDİR,BAYRAKTIR, MİLLİ BAĞIMSIZLIKTIR,SİZ KİMİN KÖPEĞİSİNİZ?
Medeniyet'in beşiği olduğunu iddia eden İsviçre’de terörist başı Apo’nun pankartlarıyla birlikte “Kill Erdoğan” (Erdoğan’ı öldür) yazılı pankarta izin verilmesi Avrupa’nın özgürlük anlayışını bir kez daha gözler önüne serdi.
CUMHUR, BAŞKANI'NIN YANINDADIR, YANINDA OLMAYA DEVAM EDECEKTİR.
‘MUHALİFLERE YÖNELİK BÜYÜK BİR BASKI SÖZ KONUSU’
İsviçre Sendikalar Birliği (SGB) adına konuşma yapan Paul Rechsteiner de Türkiye’de gazetecilere, akademisyenlere yönelik baskılara dikkat çekerek, “Sadece gerçekleri yazdıkları ve söyledikleri için onlarca gazeteci tutuklu, yüzlercesi soruşturmalara maruz kaldı, basın kuruluşları kapatıldı. Bütün muhalif kesimlere yönelik büyük bir baskı söz konusu. Bütün bu baskılara karşı Kürt ve Türk halkıyla dayanışmak için buradayız” dedi.
YALAN RÜZGARI ESTİ, HİÇ BİR HAİN'İN YÜZÜ KIZARMADI
Ulusal Konsey üyesi SP Cenevre Milletvekili Laurence Fehlmann Rielle de tutuklu bulunan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eşbaşkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı’nın durumuna dikkat çekerek, HDP’li belediyelere yönelik baskı ve tutuklamaların son bulması çağrısında bulundu. BM’nin Türkiye ile ilgili yayınlamış olduğu rapora dikkat çeken Rielle, Avrupa Konseyi, BM İnsan Hakları Konseyi’nin Türkiye’de yaşanan ihlallere ilişkin geniş bir inceleme yapması gerektiğini dile getirdi. Rielle, Türkiye’nin güneydoğusunda yaşanan ağır hak ihlallerinden dolayı Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanması gerektiğini söyledi. Yeşiller adına konuşma yapan Federal Konsey üyesi Sibel Arslan da konuşmasında Türkiye’de yaşananlara dikkat çekerek, Erdoğan’a karşı herkesin 16 Nisan’da sandığa giderek hayır oyu kullanması çağrısı yaptı. Daha sonra sırasıyla Solidarité, DEMKURD, HDK ve Kadın Hareketi adına yapılan konuşmalarda Türkiye’de muhaliflere ve Kürtlere yönelik artan baskılara dikkat çekilerek, referandumda Hayır oyu kullanılması çağrısı yapıldı.
Öte taraftan miting süresi boyunca başta HDP milletvekilleri, belediye başkanları olmak üzere cezaevinde bulunan siyasi tutuklulara gönderilmek üzere kartpostallar imzalatıldı.
Medeniyet beşiği olduğunu iddia eden İsviçre’de terörist başı Apo’nun pankartlarıyla birlikte “Kill Erdoğan” (Erdoğan’ı öldür) yazılı pankarta izin verilmesi Avrupa’nın özgürlük anlayışını bir kez daha gözler önüne serdi.
Ancak beklentinin aksine mitinge sadece 250 - 300 dolayında kişi iştirak etti.Mitingde başını pkk,dhkp-c,ypg'nin çektiği terör örgütlerinin yandaşları ön planda yer aldı.
Konuşmacılar Türkiye'de 16 Nisan'da yapılacak anayasa değişikliğine ilişkin halk oylamasında "Hayır" oyu verilmesi çağrısında bulundu. Kürsüye ise değişik dillerde "Hayır" yazılı pankartlar asıldı.
Geniş güvenlik önlemlerininin alındığı miting sırasında ilk yardım ekipleri de hazır bulundu.
ABD ve AB'nin aksine pkk, İsviçre’de terör örgütleri listesinde bulunmuyor. Buna rağmen, İsviçre Federal Savunma, Sivil Savunma ve Spor Bakanlığı tarafından yayınlanan "İsviçre'nin Güvenliği 2015" başlıklı yıllık güvenlik raporunda da pkk "şiddet potansiyeli azalmayan ve şiddete başvurabilen aşırıcı terörist grup” olarak nitelendirilmişti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 3 Kasım 2016'da İsviçre'ye gerçekleştirdiği resmi ziyarette pkk ve terör listesinde olan dhkp-c'ye yönelik tedbir alınmasını veya o teröristlerin iade edilmesini uluslararası hukuk çerçevesinde istediklerini belirtmişti.
Çavuşoğlu, mevkidaşı Didier Burkhalter ile düzenlediği ortak basın toplantısında, "Kendi hukukunuza uygun bir şekilde de bu evrensel hukuktur, İsviçre bu konuda örnektir, tedbirler alınmasını istiyoruz. Yoksa bu teröristleri şuradan ırmağa ya da göle atmanızı istemiyoruz biz. Ya bize iade edin ya da gerekli cezayı çeksinler diyoruz." ifadesini kullanmıştı.
CUMHURBAŞKANI,DEVLETDİR,BAYRAKTIR, MİLLİ BAĞIMSIZLIKTIR,SİZ KİMİN KÖPEĞİSİNİZ?
Medeniyet'in beşiği olduğunu iddia eden İsviçre’de terörist başı Apo’nun pankartlarıyla birlikte “Kill Erdoğan” (Erdoğan’ı öldür) yazılı pankarta izin verilmesi Avrupa’nın özgürlük anlayışını bir kez daha gözler önüne serdi.
CUMHUR, BAŞKANI'NIN YANINDADIR, YANINDA OLMAYA DEVAM EDECEKTİR.
